9
KADINLARA NEDEN HAKARET VE ZULÜM EDİYORSUNUZ?
Hadis ve sünnet kitapları, kadınları aşağılayan ve onları en doğal insan haklarından mahrum eden dini emir ve uygulamalarla doludur.
"Kadının dini ve aklı yarımdır", "Kadınların arasından iyi bir kadını bulmak, kargaların arasından alaca bir karga bulmaya benzer", "Namaz kılan birinin önünden eşek, kara köpek ve kadın geçerse namazı bozulur", "Evlilik, kadın için bir çeşit köleliktir", "Allah'tan başkasına secde edilmesi helal olsaydı, ilk önce kadının kocasına secde etmesi gerekirdi", "Cehennem halkı bana gösterildi; çoğunluğu kadın idi", "Kocanın vucudu irin ile kaplı dahi olsa ve karısı onu yalasa yine de kocasının hakkını yerine getiremez", "Kadın hayızlı iken namaz kılamaz, oruç tutamaz, Kuran okuyamaz."
Şeytani Öğretiler
Yukarıdaki hadisler, ehli sünnet müslümanlarının Kuran'a eş koştuğu en kutsal kitapları olan Buhari ve Müslim'de yer alan kadınlar aleyhindeki yüzlerce hadisten sadece birkaç örnektir. Sünnilerin kutsal kitapları olan Buhari, Müslim, Tirmizi, İbni Mace, Ebu Davut, Nesai, Hanbel, Darimi ve Muvatta, kadınlar aleyhinde uydurulmuş hadislerle doludur. (Şia kaynaklarının ise bu açıdan sünnilerden aşağı kalır yanı olmadığını belirtmek isterim.) Emevi ve Abbasi döneminin yalanlarını dinlerinin kaynağı haline getirenler, ne yazık ki yüzyıllarca süren bir erkek despotluğunu Allah ve peygamber adına uygulamışlardır. Kuran'a göre, Allah'ın kelamı ile yetinmeyip peygambere dini hükümler yakıştıranlar, peygamberin en büyük düşmanlarıdır (6:112-116). Bilgisizce, hadisleri izleyerek, insanları Allah yolundan saptıran ve hafife alanlar, ahiret azabını hakketmişlerdir (31:6).
Kuran'a göre kadınlar, erkeklerle aynı haklara sahiptirler (2:228). Kadınlar, kocalarını boşayabilirler (2:230, 233, 228; 4:35). Kadınlar boşandıktan sonra üç aybaşı hali görmeden tekrar evlenemez; erkeğinse, böyle bir mecburiyeti yoktur ve bu, erkeklerin biricik avantajıdır (2:228). Kuran'da "en azılı inkarcılar ve münafıklar" olarak tanımlanan Araplar (9:97), kadınlar aleyhindeki geleneksel tutumlarına paralel olarak bir çok dini kural oluşturdular. Hadis ve sünneti din edinen mezheplere göre, kadının boşama hakkı yoktur. Koca dilediği zaman karısını bir kaç sözle boşayabilir; ancak kadın kocasından nefret bile etse, kocası dünyanın en kötü huylu adamı da olsa kadın kocasını boşayamaz.
a) Kadınlarla ilgili olarak Buhari'den alıntıladığımız hadisler doğru mudur, yoksa peygambere iftira mıdır?
b) Kuran'a göre kimler peygambere iftira eder? (6:112-116). Kuran'a göre Buhari'nin hükmü nedir?
c) Kuran, kadınlara boşama hakkı tanır (2:228-230; 4:35). Neden siz kadınları bir esir olarak kabul ediyorsunuz?
d) Kuran'a göre, bir boşanmanın gerçekleşmesi için en az dört ay geçmesi gerekir (2:226; 4:35; 65:6). Boşanmadan sonra kadının tekrar evlenebilmesi için en az üç aybaşı beklemesi gerekir (2:228-230). Bir çift iki kere birbirlerini boşadıktan sonra üçüncü kez tekrar evlenebilirler; ancak üçüncü evlilikten sonra aynı çiftler, kadının başından normal yolla başka bir evlilik geçmeden tekrar evlenemezler (2:229, 230). Kuran'a göre her bir boşanma aylar süren bir fiili olaydır. "Karımı üç talakla (boşamayla) boşadım" diyen bir koca bu sözlerle karısını üç kere boşamış olamaz, sadece yalan söylemiş olur. Böyle bir adam, eline ilk defa bir futbol topunu alıp "ben bu topu üç kere havaya attım" diyen çocuk gibidir. Bir erkek, nasıl olur da mezheplerinizin iddia ettiği gibi sadece "karımı üç talakla boşadım" diyerek karısından ebediyen ayrılabilir?
e) Sizin, hadis ve sünneti din edinen mezheplerinize göre, koca boşanma sözünü ani bir kızgınlıkla veya kazara ağzından kaçırsa bile karısını boşamış olur ve bazı durumlarda karısı ile tekrar evlenmesi mümkün olmaz! Bu kuralın, din diye topluma empoze edilmesi sonucunda kaç eş istemedikleri halde boşanmak zorunda bırakıldı? Kaç aile dağıtılıp perişan edildi? Karısıyla tekrar evlenebilmenin yollarını aramak için hoca hoca dolaşan erkeklere hileli fetvalarla yol bulan hocalar, yüzyıllardır ne kadar para kazandılar?
f) Kadınlara boşama hakkı tanımadığınız için bazan proplemlerle karşılaştınız. Bunları çözmek için daha büyük sorunlar oluşturan bir hüküm uydurdunuz: Bir kadını, kendisini boşamak istemiyen kocasından ayırabilmek için, "erkek, tehdit altında bile karısını boşarsa boşanmış olur" fetvasını verdiniz. Hanefi mezhebinin bu hükmü için ne dersiniz?
KADINLARA NEDEN HAKARET VE ZULÜM EDİYORSUNUZ?
Hadis ve sünnet kitapları, kadınları aşağılayan ve onları en doğal insan haklarından mahrum eden dini emir ve uygulamalarla doludur.
"Kadının dini ve aklı yarımdır", "Kadınların arasından iyi bir kadını bulmak, kargaların arasından alaca bir karga bulmaya benzer", "Namaz kılan birinin önünden eşek, kara köpek ve kadın geçerse namazı bozulur", "Evlilik, kadın için bir çeşit köleliktir", "Allah'tan başkasına secde edilmesi helal olsaydı, ilk önce kadının kocasına secde etmesi gerekirdi", "Cehennem halkı bana gösterildi; çoğunluğu kadın idi", "Kocanın vucudu irin ile kaplı dahi olsa ve karısı onu yalasa yine de kocasının hakkını yerine getiremez", "Kadın hayızlı iken namaz kılamaz, oruç tutamaz, Kuran okuyamaz."
Şeytani Öğretiler
Yukarıdaki hadisler, ehli sünnet müslümanlarının Kuran'a eş koştuğu en kutsal kitapları olan Buhari ve Müslim'de yer alan kadınlar aleyhindeki yüzlerce hadisten sadece birkaç örnektir. Sünnilerin kutsal kitapları olan Buhari, Müslim, Tirmizi, İbni Mace, Ebu Davut, Nesai, Hanbel, Darimi ve Muvatta, kadınlar aleyhinde uydurulmuş hadislerle doludur. (Şia kaynaklarının ise bu açıdan sünnilerden aşağı kalır yanı olmadığını belirtmek isterim.) Emevi ve Abbasi döneminin yalanlarını dinlerinin kaynağı haline getirenler, ne yazık ki yüzyıllarca süren bir erkek despotluğunu Allah ve peygamber adına uygulamışlardır. Kuran'a göre, Allah'ın kelamı ile yetinmeyip peygambere dini hükümler yakıştıranlar, peygamberin en büyük düşmanlarıdır (6:112-116). Bilgisizce, hadisleri izleyerek, insanları Allah yolundan saptıran ve hafife alanlar, ahiret azabını hakketmişlerdir (31:6).
Kuran'a göre kadınlar, erkeklerle aynı haklara sahiptirler (2:228). Kadınlar, kocalarını boşayabilirler (2:230, 233, 228; 4:35). Kadınlar boşandıktan sonra üç aybaşı hali görmeden tekrar evlenemez; erkeğinse, böyle bir mecburiyeti yoktur ve bu, erkeklerin biricik avantajıdır (2:228). Kuran'da "en azılı inkarcılar ve münafıklar" olarak tanımlanan Araplar (9:97), kadınlar aleyhindeki geleneksel tutumlarına paralel olarak bir çok dini kural oluşturdular. Hadis ve sünneti din edinen mezheplere göre, kadının boşama hakkı yoktur. Koca dilediği zaman karısını bir kaç sözle boşayabilir; ancak kadın kocasından nefret bile etse, kocası dünyanın en kötü huylu adamı da olsa kadın kocasını boşayamaz.
a) Kadınlarla ilgili olarak Buhari'den alıntıladığımız hadisler doğru mudur, yoksa peygambere iftira mıdır?
b) Kuran'a göre kimler peygambere iftira eder? (6:112-116). Kuran'a göre Buhari'nin hükmü nedir?
c) Kuran, kadınlara boşama hakkı tanır (2:228-230; 4:35). Neden siz kadınları bir esir olarak kabul ediyorsunuz?
d) Kuran'a göre, bir boşanmanın gerçekleşmesi için en az dört ay geçmesi gerekir (2:226; 4:35; 65:6). Boşanmadan sonra kadının tekrar evlenebilmesi için en az üç aybaşı beklemesi gerekir (2:228-230). Bir çift iki kere birbirlerini boşadıktan sonra üçüncü kez tekrar evlenebilirler; ancak üçüncü evlilikten sonra aynı çiftler, kadının başından normal yolla başka bir evlilik geçmeden tekrar evlenemezler (2:229, 230). Kuran'a göre her bir boşanma aylar süren bir fiili olaydır. "Karımı üç talakla (boşamayla) boşadım" diyen bir koca bu sözlerle karısını üç kere boşamış olamaz, sadece yalan söylemiş olur. Böyle bir adam, eline ilk defa bir futbol topunu alıp "ben bu topu üç kere havaya attım" diyen çocuk gibidir. Bir erkek, nasıl olur da mezheplerinizin iddia ettiği gibi sadece "karımı üç talakla boşadım" diyerek karısından ebediyen ayrılabilir?
e) Sizin, hadis ve sünneti din edinen mezheplerinize göre, koca boşanma sözünü ani bir kızgınlıkla veya kazara ağzından kaçırsa bile karısını boşamış olur ve bazı durumlarda karısı ile tekrar evlenmesi mümkün olmaz! Bu kuralın, din diye topluma empoze edilmesi sonucunda kaç eş istemedikleri halde boşanmak zorunda bırakıldı? Kaç aile dağıtılıp perişan edildi? Karısıyla tekrar evlenebilmenin yollarını aramak için hoca hoca dolaşan erkeklere hileli fetvalarla yol bulan hocalar, yüzyıllardır ne kadar para kazandılar?
f) Kadınlara boşama hakkı tanımadığınız için bazan proplemlerle karşılaştınız. Bunları çözmek için daha büyük sorunlar oluşturan bir hüküm uydurdunuz: Bir kadını, kendisini boşamak istemiyen kocasından ayırabilmek için, "erkek, tehdit altında bile karısını boşarsa boşanmış olur" fetvasını verdiniz. Hanefi mezhebinin bu hükmü için ne dersiniz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder