15.10.2010

VAY HALİNE



(1) “En küçük yardımı dahi geri çevirerek, gösteriş yaparak ve kuru
kuruya yatıp kalkarak namaz kılanların vay haline!” (Maun; 107/
4-7).

(2) “Dedikodu yaparak insanlarla alay edenlerin
vay haline! O boyuna mal istif ederek sayıp duranın
vay haline!” (Humeze; 104/1-2).

(3)“Bilir misin, nedir ayırma günü (yevmu’l-fasl)? O
gün yalan diyenlerin vay haline!” (Murselat; 77/8-15)

(4) “Biz göğü, yeri ve arasındakileri inkarcıların sandığı
gibi boş yere yaratmadık. Cehennemi boylayacak
o kâfirlerin vay haline! (Sad; 38/27)

(5) “İşte hakkında tartışıp durdukları Meryem oğlu
İsa hakkındaki gerçekler bunlardan ibarettir. Allah’ın
oğul edinmesi olur şey değildir. Allah bu gibi şeylerden
uzaktır. Allah bir iş ve oluşa karar verdimi ona
sadece “Ol” der o da olur. İsa’nın dediği hep şuydu:
“Allah benim de Rabbim sizin de Rabbinizdir. Onun
için hep O’na ibadet ediniz. İşte doğruluk ve dürüstlük
yolu budur.” Hal böyleyken bir takım gruplar
kendi aralarında çekişip duruyorlar. Büyük gün gelip
çattığı zaman vay onların haline!” (Meryem; 19/34-
37)

(6) “Allah’ın göğsünü İslâm’a açtığı kimseye Rabbinden
bir aydınlanma gelmiş değil midir? O halde
Allah’ı unutmaktan yürekleri kararmışların vay haline!”
(Zumer; 39/22)

(7) “Şöyle diyorlar: “Kalplerimiz bizi çağırdığın
şeye karşı kapalıdır. Kulaklarımızda da sağırlık var ve
seninle aramıza bir perde çekilmiştir. İstediğini yap,
biz bildiğimizi okumaya devam edeceğiz.” Söyle onlara:
“Ben sadece sizin gibi bir insanım. Bana tanrınızın
Tek Tanrı olduğu vahyolunuyor. O’nun yolunda
dosdoğru yürüyün ve bağışlamasını dileyin. Ortak
koşanların vay haline!” (Fussilet; 41/2)

(8) “İsa söze dayalı apaçık deliller ile geldiği zaman
“Ben size bilgelik getirdim, anlaşmazlığa düştüğünüz
şeylerin bir bölümünü açıklamak üzere geldim. Onun
için Allah’ın öfkesini çekmekten sakının ve bana
uyun. Allah benim Rabbim, sizin de Rabbiniz ancak
O’dur. Onun için hep O’na ibadet edin. İşte bu tek
doğru yoldur” dedi. Sonra o gruplar kendi aralarında
ayrılığa düştüler. Acı bir günün azabından dolayı vay
o zalimlerin haline!” (Zuhruf; 43/63-65)

(9) “Allah’ın ayetleri karşısında okunurken bal gibi
duyar da kibrinden sanki hiç duymuyormuş gibi
umursamaz davranır. Ayetlerimizden bir şey öğrendiği
vakit onu alaya alır. İşte onları aşağılık bir azap
bekliyor. Her kendini aldatan günahkârın vay haline!”
(Casiye; 45/7)

(10) “Ben görünen ve görünmeyen tüm varlıkları
yalnızca Bana ibadet etsinler; çalışsınlar, üretsinler,
meydana getirsinler diye yarattım. Ben onlardan rızık
istemiyorum. Beni yedirip içirmelerini de istemiyorum.
Tam tersi rızkı veren, düşmez kalkmaz bir
Allah’tır; kesinlikle! Onun için, şimdiki zalimlerin
payına düşen, acele etmesinler, önceki yandaşlarının
payına düşen gibi aheste aheste çıkacaktır. Söz verilen
o günde inkarcıların vay haline!” (Zariyat; 51/56-60).

(11) “Onlar dünya hayatına dalıp onu ahirete tercih
ederler. Allah’ın yolundan alıkoyup onu çarpıtmak
isterler. İşte bunlar derin bir sapıklık içindedirŞiddetli
azaptan dolayı vay onların haline!” (İbrahim;
14/2-3)

(12) “Biz gerçeğin ta kendisi yoluyla sahte olanı darmadağın
ederiz. Her sahte şey yok olur gider. Allah’a
yaptığınız o yakıştırmalar yüzünden vay halinize!
(Enbiya; 21/16-18)

(13) “Dile gel dağ!
Dile gel inceden inceye yazılıp dağıtılan kitap!
Dile gel çağlara meydan okuyan ev!
Dile gel yükselen gökyüzü!
Dile gel kabaran deniz!; “Rabbinin azabı kesinlikle
gerçekleşecektir!”
Ona kimse engel olamaz. O gün gök öyle bir sarsıntıyla
sarsılacak ki, O gün dağlar öyle bir yürüyüşle
yürüyecek ki… O gün bütün bunlar yalan diyenlerin
vay haline! Ömür boyu oyunda oynaşta olanların vay
haline!” (Tur; 52/1-11).

(14) “Onlar alacaklarının son kuruşuna kadar peşine
düşerler. Ama iş vereceklerine gelince kıyısından
kenarından nasıl çalıp çırpacaklarını hesaplarlar. Yolsuzluk
yapanların vay haline! (Mutaffifin; 53/1-2).

(15) “Kötülerin sicili tutulmuştur.
Bilir misin, sicil ne demek?
Orada her şey madde madde yazılmıştır.
O gün yalan diyenlerin vay haline!” (Mutaffifin; 53/7-
10).

 (16) “Para hırsıyla kendi yazdıklarını “Bu Allah’tandır”
diye sunanların vay haline! Uydurduklarından dolayı
onların vay haline! Üstlendikleri vebalden dolayı onların
vay haline!” (Bakara; 2/79)

Hiç yorum yok: